Antarktika 'Drone Sürüleri' ile İncelenecek: Bölgeyi Kurtarmak İçin Önemli Veriler Toplanacak

Antarktika 'Drone Sürüleri' ile İncelenecek: Bölgeyi Kurtarmak İçin Önemli Veriler Toplanacak

Birleşik Krallık’taki Sheffield Üniversitesi’nden araştırmacılar, Antarktika’yı incelemek için gelişmiş insansız hava araçlarını kullanacaklarını açıkladı. Bu şekilde daha hızlı bir şekilde bölgenin çevresel durumu ve vahşi yaşamı hakkında önemli verinin toplanabileceği ifade edildi.

Gelişen teknoloji ile birlikte hayatımıza giren insansız hava araçları (drone), askeriyeden tarıma kadar birçok farklı alanda kullanılıyor. Bilim insanları, bu araçları şimdi de gezegenimiz için büyük önem arz eden konularda kullanmayı planladıklarını açıkladı.

Birleşik Krallık’ta bulunan Sheffield Üniversitesi’nden araştırmacılar, insansız hava araçlarında oluşan sürülerle Antarktika’da hava araştırmaları yapmak ve önemli çevresel verileri toplayacaklarını duyurdu. Heyecan verici yeni projede bulunan uzmanlar, Antarktika’yı daha hızlı ve daha az insan ile incelemek için sürü drone teknolojisini geliştirecek.

Çevre ve vahşi yaşam hakkında önemli veriler toplanacak

Araştırmacılar, bu uçak sürüleriyle bölgenin çevresel durumu ve vahşi yaşamındaki değişikliklere ait kritik verileri toplamayı hedefliyor. Kutup bölgelerinde araştırmalar gerçekleştiren British Antarctic Survey (BAS) organizasyonu da vahşi yaşam, buz birikimi ve hava koşulları gibi verileri toplayarak teknolojiyi test edecek. Sürünün, Birleşik Krallık’ın en büyük ticari İHA’ları olan Ultra UAV’lerden oluşacağı da gelen açıklamalarda yer alıyor.

Hava araçlarının Antarktika dışında Birleşik Krallık’ta da test edileceği ifade ediliyor. Uzmanlar, droneları orman yangınlarını tespit etmeye yardımcı olması için de kullanacak. Böylece dünya çapında son zamanlarda ciddi derecede artan bu tarz felaketlerin yıkıcı sonuçlarını sınırlamak ve yangınları olabildiğince erken tespit etmek amaçlanacak.

İLGİLİ HABER

Açıklamalara göre uçakların teknolojilerinde geliştirmeler de yapılacak. Bu, araçların uçuş sırasında sıralanmalarını kontrol edebileceği, engelleri tespit edip aşabileceği ve rotalarını dinamik olarak değiştirebileceği anlamına geliyor. Projenin 2023 yılı itibarıyla başlatılmasının planlandığı da aktarılan bilgiler arasında yer alıyor.