Bilimsel Araştırmaya Göre Çekici Öğrenciler Üniversitede Daha Yüksek Not Alıyor

İsveç’te yapılan bir araştırma, üniversite öğrencilerinin fiziksel görünüşlerinin aldıkları notlara nasıl etki ettiğini ortaya koyuyor. Çalışmaya göre çekici kız öğrenciler yüzyüze eğitimde, çekici erkek öğrenciler online eğitimde daha yüksek notlar alıyor.

Akademik başarıyı sağlayan şey nedir? Çok çalışmak? Analitik düşünce yapısı? Araştırmacı bir kişiliğe sahip olmak? Bu özellikler tabii ki çok önemli ancak İsveç’te yapılan bir araştırmaya göre akademik başarıya katkı sağlayan bir başka unsur var, o da çekici bir yüz.

307 öğrenci üzerinde yapılan araştırmaya göre çekici bir yüze sahip olmak öğrencilerin notlarına katkı sunabiliyor. Çekici kız öğrenciler yüzyüze eğitimde, çekici erkek öğrenciler uzaktan eğitimde daha iyi sonuçlar elde edebiliyor ancak bu durum nicel olmayan derslerde görülüyor.

Nicel olmayan derslerde çekicilik fayda sağlıyor.

Çalışmaya göre öğrencilerin çekiciliğinin notlarını etkilemesi durumu, öğrenci ile öğretmen ilişkisinin daha fazla olduğu nicel olmayan derslerde ortaya çıkıyor. Söz konusu matematik, fizik gibi nicel dersler olduğunda ise çekiciliğin bir faydası olmuyor.

Economic Letters dergisinde yayımlanan ve Lund Üniversitesi’nden Adrian Mehic’in kaleme aldığı çalışmada, öğrencilerin “güzelliğini” ise kalabalık bir jüri değerlendirdi. 74 kişilik jüri üyelerinin her biri, deneye katılan öğrencilerin yarısı için güzellik puanı verdi. Jüriler, önlerine gelen öğrenci fotoğraflarını 1 ila 10 arasında derecelendirdi. 1 en az çekici, 10 en çekici olacak şekilde bir oy skalası düzenlendi.

6’sını erkek, 2’sini kadın öğretim üyelerinin verdiği derslerin notlarını da 1-5 arasında derecelendiren araştırmacılar, dersleri de nicel ve nicel olmayan olarak ikiye ayırdı. Bu araştırmadan ilginç sonuçlar çıktı.

Bu sonuçlara göre çekici erkek öğrenciler hem yüzyüze hem de uzaktan eğitimde daha yüksek notlar alıyor. Kız öğrenciler ise yüzyüze eğitimde aldıkları yüksek notları uzaktan eğitimde devam ettiremiyor. “Sözel” dersler olarak adlandırılan ve öğrenci-öğretim görevlisi ilişkisinin fazla olduğu derslerde bu durum ortaya çıkıyor.