Futbol Maçlarında Aldığı Sonuçlarla Tanıdığımız San Marino’nun Epey Enteresan Özellikleri de Var: Posta Servisi Bile Birinci Kere Burada Kurulmuş!

Futbolla bile değil, bahis ile ilgili olanların az çok bildiği bir ülke olan San Marino ismini birden fazla vakit sürpriz bir kupon yapmak istediğimizde anarız. Zira burası dünyanın en küçük ülkelerinden bir tanesi ve ismini dünya basınında bile kolay kolay duymayız. Halbuki San Marino, binlerce yıllık geçmişe sahip bir ülke. Fakat tekrar de buraya Avrupa’nın geri kalanına nazaran neredeyse hiç turist gelmiyor.

Avrupa’nın tam göbeğinde olmasına karşın Avrupa Birliği üyesi olmayan ancak tekrar de Euro para ünitesini kullanan San Marino, az bilinen bir ülke olmasına karşın epeyce zengindir. Üstelik bu pozisyonu nedeniyle de tarih boyunca pek çok farklı medeniyetin ele geçirmek istediği bir nokta olmuştur. Yani o kadar da kolay bir yer değil. En uygunu gelin San Marino hakkındaki farklı bilgilere yakından bakalım.

San Marino hakkında bilgiler:

• San Marino denilince aklımıza birinci gelen futbol oluyor.
• Dünyanın en küçük ülkelerinden bir tanesi.
• Ülkenin geçmişi aslında binlerce yıl öncesine dayanıyor.
• Dünyanın birinci tertipli posta servisi burada kuruldu.
• Hala kullanılmakta olan dünyanın en eski anayasasına sahip.
• San Marino vatandaşı olan bir ABD lideri var.
• Ülkenin merkezi, birebir vakitte en yüksek noktası.
• San Marino’nun çok tatsız bir unvanı daha var.
• San Marino ile Türkiye ortasında resmen bir savaş var.

San Marino denilince aklımıza birinci gelen futbol oluyor:

San Marino denilince aklımıza birinci gelen şeyin futbol olmasının nedeni ulusal kadronun başarısı değil, başarısızlığıdır. Ülkenin tek ulusal kadrosu olan ulusal futbol ekibi hem UEFA hem de FIFA’ya bağlı en küçük ülke kadrosudur. Birinci maçına 1990 yılında çıkan San Marino ulusal grubu, 1998 yılından beri her Avrupa Şampiyonası ve Dünya Kupası elemesine katılıyor fakat asla geçemiyor. Birinci ve tek galibiyetlerini 2004 yılında Lihtenştayn’a karşı 1 – 0 sonuçla almışlardır. Bu kadar ünlü olmalarının öbür bir nedeni ise şayet bir kadro San Marino karşısında zorlanırsa ya da yenilirse büyük dalga konusu olmasıdır. 

Dünyanın en küçük ülkelerinden bir tanesi:

San Marino her şeyiyle dünyanın en küçük ülkelerinden bir tanesi. Ülkenin tamamı yaklaşık 62 kilometrekare. Bu yüzölçümü ile Tuvalu, Nauru, Monako ve Vatikan’ın akabinde dünyanın en küçük beşinci ülkesi ve dünyanın en geniş 220. ülkesi ünvanını alır. Dünyanın sırf yüzde 0.01’lik bir kısmını kaplayan ülkenin nüfusu yaklaşık 35 bin kişidir. Avrupa’nın güneyinde, İtalya yarımadası içerisinde yer alan San Marino için mikrodevlet demek de mümkün. 

Ülkenin geçmişi aslında binlerce yıl öncesine dayanıyor:

Böyle küçük göründüğüne bakıp da dün kurulmuş bir ülke olduğunu sanmayın. San Marino, dönemin Roma imparatoru Diocletianus’un azap ettiği Hristiyanlardan biri olan Dalmaçyalı taş ustası Marinus tarafından milattan sonra 301 yılında inşa edilmiş bir kaledir. Bölgedeki en eski yerleşimler ise milattan evvel 5. yüzyıla tarihlenir.

San Marino; 16. yüzyılda İtalyanlar tarafından, 18. yüzyılda ise Papalık ordusu tarafından işgal edildi. 19. yüzyılda ise farklı bir devlet olarak tanındı. Birinci Dünya Savaşı’nda İtilaf Devletleri tarafında yer alan San Marino, İkinci Dünya Savaşı’nda tarafsız kaldı. Savaş sonrası sosyalist partinin iktidara gelmesi ile birlikte Batı Avrupa’daki birinci sosyalist ülke oldu. Alışılmış bugün hayli liberaller. 

Dünyanın birinci tertipli posta servisi burada kuruldu:

Elbette birinci posta sistemi Moğolların ve Türklerin kullandığı at değiştirmeli posta sistemidir ancak eve teslimli, pullu, sistemli bir sistemden kelam ediyorsak bunu birinci kere San Marino’da görüyoruz. Ülkedeki birinci posta hizmeti 1607 yılında hizmete başladı. 1877 yılında ise ülkenin birinci pulları basıldı. San Marino pulları o kadar hudutlu sayıda üretilmiştir ki şayet elinizde bir tane varsa koleksiyonerlere satıp güçlü olabilirsiniz. 

Hala kullanılmakta olan dünyanın en eski anayasasına sahip:

Elbette dünyanın en eski anayasal metinleri binlerce yıl evvel yazıldı fakat bunların hiçbiri bugün kullanılmıyor. San Marino anayasası ise uzun yıllardır kullanımda. İlk sefer 1600 yılında hazırlanan ve 1600 Tüzüğü olarak isimlendirilen altı kitaptan oluşan San Marino anayasası bugün hala kullanılan dünyanın en eski anayasasıdır. Doğal hukukçular birden fazla metin tam olarak anayasa olarak isimlendirilir mı diye tartışıyorlar ancak bunu akademisyenlere bırakalım ve enteresan bilgimizin tadını çıkaralım.

San Marino vatandaşı olan bir ABD lideri var:

Belki de dünyanın en garip öykülerinden biri lakin gerçek. 1861 yılında Abraham Lincoln Amerika Birleşik Devletleri lideri olduğunda San Marino devlet liderinden bir tebrik mektubu aldı. Lincoln de bu küçük lakin gururlu olan ülkeyi övecek bir mektup yazarak cevap verdi. Artık o ortada ne oldu, lider sevinçten zıplarken kazara mı imzalamadı bilmiyoruz lakin gelen cevap mektubu sonrası San Marino, Abraham Lincoln’a fahri vatandaşlık verdi. Şu an San Marino parlamento binasında bir Abraham Lincoln büstü bulunmaktadır. 

Ülkenin merkezi, tıpkı vakitte en yüksek noktası:

Ülkenin en merkezi bölgesi olan Titano Dağı, birebir vakitte 739 metrelik yüksekliği ile San Marino’nun en yüksek noktasıdır. Burada Guaita, Cesta ve Montale isimli üç kule bulunur. Ülkenin en hoş görünümleri buradan izleniyor olsa bile Montale kulesi bir özel mülk olduğu için dilediğiniz üzere gidemiyorsunuz. 

San Marino’nun çok tatsız bir unvanı daha var:

Ünvanlarını duydukça üzülmekten bir hal olduk lakin bir adedinden daha bahsetmesek olmaz. San Marino, 2017 yılında Avrupa’nın en az ziyaret edilen ülkesi unvanını kazandı. Çünkü ülkeye o sene sırf 60 bin yabancı turist geldi. Sonraki yıllarda bu sayı arttı fakat San Marino’nun buna çok da gereksinimi yok zira turizm geliri ülke iktisadının sadece yüzde 2’sini oluşturuyor. Euro kullanılan ülke aslında epeyce güçlü ancak buna karşın pek de kıymetli değil. Yani İtalya’ya giderseniz bir gün ayırıp rahatça gezebilirsiniz. 

San Marino ile Türkiye ortasında resmen bir savaş var:

Birinci Dünya Savaşı sırasında San Marino göstermelik de olsa İtilaf Devletleri tarafında yanı Osmanlı İmparatorluğu’nun karşısında yer aldı. Savaş bittikten sonra yapılan Lozan Barış Antlaşması’nda ise San Marino unutuldu! Yıllar sonra bu fark edildi ve San Marino ile farklı ülkeler ortasında barış antlaşmaları imzalandı lakin Türkiye Cumhuriyeti ile bu türlü bir antlaşma imzalanmış değil. Yani buradaki yazımızda da tüm ayrıntılarıyla anlattığımız üzere bugün hala San Marino ile Türkiye kağıt üzerinde de olsa resmen savaşta.

Dünyanın en küçük ülkelerinden bir tanesi olan ve adını sırf futbol maçlarında duyduğumuz ülke San Marino hakkındaki ilginç gerçeklerden bahsettik. Küçük de olsan Avrupa’da olunca varlıklı oluyorsun işte, coğrafya yazgıdır.