Memleketler arası Uzay İstasyonu’ndan Dünya’ya Atlarsanız Başınıza Neler Gelir?

Çoğu paraşütçü, yaklaşık 3.8 km yüksekliklerden atlayışlar gerçekleştiriyorlar. Pekala ya Memleketler arası Uzay İstasyonu’ndan atlanabilir mi?

Iron Man üzere giyinmiyorsanız, yanıt hayır.

Diyelim ki Iron Man size özel kostümünü verdi ve neler olacağını izlemek istedi. Hazırsanız atlamak üzeresiniz.

3… 2… 1… Durun!

Atlamadan evvel son bir şey daha: Direkt olarak Dünya’ya gerçek düşmeyeceğinizi biliyor muydunuz? Tıpkı uzay istasyonunun gezegene düşmeyip dönmesi üzere, siz de atlarken eylemsizlik kanunları gereği aynı süratte olacağınız için, 2.5 yıl boyunca atlayışınıza devam edeceksiniz… Olağan bir paraşütçü üzere dalsaydınız, uçuşunuz yalnızca 2 saat sürecekti.

Peki neden uzay istasyonumuz yıllardır yörüngede muvaffakiyetle dolaşırken, biz 2.5 yılda düşüyoruz?

Çünkü istasyonun motorları, suratını sabit tutabilmek için düzenli aralıklarla ateşleniyor. Fakat sizin kostümünüzde bu türlü motorlar olmadığı için, siz eninde sonunda düşeceksiniz.

Fakat bu pek de âlâ bir haber değil; zira 2,5 yıllık seyahatiniz esnasında 13 binden fazla uzay çöpünün size çarpma ve delik deşik etme ihtimali bulunuyor. Motorlarınız olmadığı için, hareket yapma kabiliyetiniz yok…

Varsayalım ki 2,5 yılı muvaffakiyetle atlattınız ve atmosfere girdiniz.

Bu noktadan sonra tek maksadınız var: Yavaşlamak. Hipersonik süratlerde seyahat ettiğiniz için, birinci başlarda paraşütü açmak paraşütünüzün paramparça olmasına neden olacak.

Ayrıca bu yüksek sürat nedeniyle kostümünüze tesir eden hava basıncı, olağan şartlardaki hava basıncının tam 8 katı olacak. Yetmezmiş üzere bir de başınız üstte kalacak halde düşüyorsanız, bedeninizdeki kan da ayaklarınızda toplanacak ve bayılacaksınız.

Üstelik bunların hepsi atmosferin üst katmanlarındaki dondurucu soğukların ortasında gerçekleşecek… Neyse ki tıpkı soğuk havalarda ellerimizi birbirine sürterek ısıtmamız üzere, yüksek süratte ilerlediğimiz için dışımızdaki hava molekülleri de kostümümüze sürtünecek ve ısınacağız. 1650 dereceye kadar…

Bu sıcaklık da kostümünüzü eritmeye kâfi de artar bile… Yine de umut edelim ki Tony Stark bunları da düşünerek kostümü gereğince güçlü olarak hazırlatmış olsun. Her şeyi atlatıp seyahatinize devam ederken artık son kilometreye girdiniz, bu noktadan sonra işiniz kolay. Paraşütünüzü açabilir ve keyfinize bakabilirsiniz…