Sosyal Medya Bağımlılığının Ekonomik Durumla İlişkili Olduğu Ortaya Çıktı: Yoksul Gençler, 'Statü' İçin Daha Fazla Paylaşım Yapıyor

40 ülkede 179 bin katılımcı üzerinde yapılan bir araştırma, düşük gelirli gençlerde sosyal medya bağımlılığının daha fazla olduğunu gösterdi. Araştırmacılar, bunun bir sebebinin yoksul gençlerin fotoğraf ve video paylaşmayı statü ve göç ile ilişkilendirmesi olabileceğini belirtti.

Sosyal medya platformları artık hayatımızın bir parçası hâline gelmiş durumda. Öyle ki dünya nüfusunun önemli bir kısmı, sürekli olarak Facebook, Instagram Twitter, WhatsApp, TikTok ve daha birçok benzer platformu kullanıyor. Şimdi yapılan bir araştırma ise bu tarz mecralar hakkında çarpıcı bilgileri ortaya koyuyor.

Information, Communication and Society üzerinden yayımlanan çalışma, düşük gelirli gençlerde sosyal medya bağımlılığının daha fazla olduğunu ortaya koydu. Uluslararası bilim insanları tarafından yürütülen araştırmada, sosyal medya platformları ve anlık mesajlaşma uygulamalarının kullanımı incelendi.

Düşük gelirli gençler, statü için fotoğraf ve video paylaşmaya daha yatkın

Bulgular, ekonomik eşitsizlik ile sosyal medyanın kullanımı arasında bir ilişki olduğunu gösterdi. Araştırmacılar, sosyal medya kullanılmadığında kendini kötü hissetmek, platformları bırakmaya çalışıp bunu yapamamak, kötü duygulardan kaçmak için sosyal medyayı kullanmak gibi bağımlılığı işaret eden 6 ve daha fazla davranışı gençlerde tespit etti.

Buna ek olarak, durumun öğrencilerin ekonomik durumu arasındaki farkın daha fazla olduğu okullarda çok daha kötü olduğu da vurgulandı. Çalışmada, 40 farklı ülkeden 179 bin çocuktan bir anket yoluyla elde edilen verilerle bu sonuçlara ulaşıldı. Bu durumun oluşmasının nedenleri hakkında konuşan araştırmacılardan biri de ‘yoksul’ olarak nitelendirilebilecek gençlerin fotoğraf ve video paylaşmayı statü ve güç ile eş tutuyor olabileceğini, bu yüzden de paylaşım yapmaya daha yatkın olabileceklerini belirtti.

Uzmanlar, gençlerin bu zararlı davranışlardan korunması için daha fazla önlem alınması gerektiğini söyleyerek yetkililere çağrıda bulundu. Çalışmanın baş yazarı Michela Lenzi de hükümet yetkililerinin eşitsizlikleri azaltacak ve sağlıksız sosyal medya kullanımının önüne geçecek girişimler yapmasını önerdi