Uzmanlar Düzce Depremini Değerlendirdi: Yürek Yakan 17 Ağustos Depremi ile Arasındaki Bağlantı Açıklandı

Uzmanlar Düzce Depremini Değerlendirdi: Yürek Yakan 17 Ağustos Depremi ile Arasındaki Bağlantı Açıklandı

Türkiye, 1999 yılındaki Düzce Depremi’nden yıllar sonra, aynı bölgede ve yine gece saatlerinde yaşanan şiddetli bir depremle güne erken başladı. Can kaybının yaşanmadığı depremin ardından uzmanlar, olası etkileri değerlendirdi.

Düzce’de gece saat 04.08’de gerçekleşen ve Bu 6,1 büyüklüğünde ölçülen deprem, merkezinin sadece 6,5 kilometre derinlikte olması sebebiyle pek çok şehirde hissedildi.

Depremin ardından bölgede planlı elektrik ve doğalgaz kesintileri yapıldı, buna bağlı olarak internet erişiminde de sıkıntılar yaşandı. Deprem uzmanlarının Twitter’da açıkladıkları detayları ve ileriye yönelik değerlendirmelerini derledik.

Dr. Ramazan Demirtaş, Düzce’deki son deprem ve artçıların 1999 depremi ile bağlantısını şöyle açıkladı:

Prof. Dr. Naci Görür de Demirtaş’ın görüşünü destekler nitelikte Düzce’nin güvenli olduğu yönünde bir açıklama yaptı, ancak komşusu Bolu’yu riskli olarak gördüklerini belirtti:

Prof. Dr. Erçin Kasapoğlu “Batıda bir depremi beklemek durumundayız” dedi ve son dönemdeki depremlerin temel sebebini açıkladı:

Katıldığı NTV canlı yayınında Türkiye’nin güneydoğusunda bulunan Arap Plakası’nın yukarı yönlü hareketleri sebebiyle sıkıştığını, bu sebeple Anadolu’daki fay hatlarının tetiklendiğini dile getiren Kasapoğlu, “Bu deprem ile boşalan enerji Kuzey Anadolu fay hattını baskı altına alacaktır ve stres, gerilim riski oluşturacaktır. O nedenle, inşallah olmaz ama batıda da bir depremi beklemek durumundayız.”

“Bu beklenen İstanbul Depremi’nin öncüsü değil”

Sözcü’ye açıklamalarda bulunan İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ziyadin Çakır “İstanbul depremini tetikleseydi depremden sonra hemen etkilerdi.” açıklamasında bulundu ve ekledi: “Hem bina yapılarını hem bölgenin zemini biliyoruz. Kaya zeminlerde binalara bir şey olmuyor, doğal dolgu yani çakıl, kumla kaplı nehir kenarları bu şekilde dolgu olduğu için burada 6’lık deprem, 7 gibi hissediliyor. Bu nedenle daha büyük bir hasar veriyor.”

Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise “Bu en az 1 hafta 10 gün sürebilir.” diyerek hazırlıklı olmak gerektiğini ifade etti ve beklentilerini şöyle sıraladı:

“Buna hazır olmak gerekiyor. Hissetmek ve yıkım aynı şey değil. Şimdiye kadar olumsuz bir Haber yok. Bundan sonra da olmazsa bunu böyle atlatmış olabiliriz. Bu deprem gerçeğinden kurtulmamız anlamını taşımıyor. Bu beklenen İstanbul deprem öncüsü değil. Biz Marmara’da 7 büyüklüğünde bir deprem bekliyoruz. Daha doğuda.”

“17 Ağustos’taki depremin en doğu ucunda kalan kısım kırılmış oldu.”

İTÜ Öğretim Üyesi Okan Tüysüz ise bu depremin hem sürpriz sayılabileceğini hem de aslında 17 Ağustos sonrasında beklendiğini ifade etti:

“17 Ağustos’taki depremin en doğu ucunda kalan kısım kırılmış oldu. Bu tetiklenmiş bir deprem olarak varsayılabilir. Bölgede daha büyük bir deprem beklentimiz yok. 6 büyük bir deprem. Hatırlayacak olursanız, Düzce deprem olduğu zaman İstanbul çok sallanmıştı. Sığ olması, zeminin kötü olması ve depremin büyüklüğü dikkate alındığında birçok ilde hissedilmesi muhtemeldir.”