Yapay Zekâ ChatGPT'nin Yaratıcısı Bile 'Geldikleri Noktadan Korktuğunu' Söyledi: Gelecekteki Tehlikeleri Bir Bir Açıkladı

Yapay Zekâ ChatGPT'nin Yaratıcısı Bile 'Geldikleri Noktadan Korktuğunu' Söyledi: Gelecekteki Tehlikeleri Bir Bir Açıkladı

Son 10 yılın en büyük teknolojik atılımlarından birisi olarak gösterilen yapay zekâ ChatGPT’nin geliştiricisi ve OpenAI’ın CEO’su Sam Altman; yakın zamanda verdiği bir demeçte yapay zekâ botunun geldiği halden ‘korktuklarını’ açıkladı.

Her ne kadar ‘yapay zekâ destekli konuşma botu’ olarak anılsa da bilişim dünyası için “tekerleğin icadına” benzetilen ChatGPT, bildiğiniz gibi birçok sansasyona konu olmuştu. Bilim insanları ve akademisyenler tarafından pek sevilmeyen bu yapay zekânın geldiği konum, yaratıcısını bile korkutur hale gelmiş.

ChatGPT’yi geliştiren OpenAI şirketinin CEO’su, Sam Altman, GPT-4’ü tanıttığı yakın zamanda yaptığı bir konuşmada teknolojinin negatif sonuçlarına karşı önlem almaları gerektiğine değindi ve hatta ChatGPT’nin geldiği konumdan ufaktan korktuğunu belirtti.

ChatGPT’nin mucidinden ironik bir açıklama daha “Aslında bundan korkmamıza sevinmemiz gerekiyor”

Sam Altman – OpenAI CEO’su

37 yaşındaki Sam Altman, insanlık için potansiyel olarak olumsuz sonuçlara karşı korunmak için bilim insanlarının, akademisyenlerin ve toplumun bu teknolojiye dört kolla sarılması gerektiğini vurguladı. Yaptığı konuşmada Altman, “Bu konuda dikkatli olmalıyız, bence insanlar bundan biraz korktuğumuz için mutlu olmalı” dedi.

Altman, “Bu yapay zekâ modellerinin büyük ölçekli dezenformasyon için kullanılabileceğinden özellikle endişeliyim. Artık bu sistemler bilgisayar kodu yazma konusunda daha iyi hale geldiklerinden dolayı saldırgan siber saldırılar için kullanılabilirler” diye ekledi.

İLGİLİ HABER

Ancak kendi kendine öğrenebilen yapay zekânın tüm bu tehlikelerine rağmen Altman, bunun insanlığın şimdiye kadar geliştirdiği en büyük teknoloji olabileceğini de belirtiyor. En nihayetinde bu bot, komut ile çalışıyor.

Dolayısıyla araştırmacıların bu yapay zekâ botunu doğru amaçlarla kullanması, akademisyen ve bilim insanlarının da bu botun hatalarını düzelterek hareket etmesi en doğrusu olacaktır. Siz ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı lütfen unutmayın.

İLGİLİ HABER