BM’den Yapay Zekâlı Beyin Çipleri ile İlgili Kritik İhtar: İnsanlık Onuru Tehdit Altında!

Yapay zekâ teknolojileri son periyotlarda eşi gibisi görülmemiş bir süratle gelişmeye başladı. Bugün bir metnin görselleştirilmesi ve sohbet botları üzere yapay zekâ araçları aslında yaygın olarak kullanılıyor. Fakat öte taraftan, sağlık teknolojileriyle ilgili de çalışmalar devam ediyor. Mesela Elon Musk’ın Neuralink projesi, yapay zekâ takviyeli çiplerin insan beynine entegrasyonunu içeriyor. Ayrıyeten düşündüğümüz şeyleri metne dökmeye yarayan projeler üzerinde de çalışılıyor.

Ancak Birleşmiş Milletler (BM) ile Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) üzere kurumlar, bu teknolojilere çok da sıcak bakmıyorlar. Hatta yapılan son açıklamalarda, nöroteknoloji alanında yaşan gelişmelerin “potansiyel olarak zararlı” olabileceğine vurgu yapılıyor. Gelin yetkili isimlerin, dünyanın en eski haber ajansları ortasında yer alan Agence France-Presse’ye yaptıkları açıklamalara yakından bakalım.

“İnsanlar manipüle ediliyor!”

UNESCO’nun üst seviye yöneticilerinden bir tanesi olan Gabriela Ramos’un açıklamasına nazaran yapay zekânın nöroteknoloji alanına dahil olması, “geniş kapsamlı ve potansiyel olarak zararlı” gelişmeler yaşanmasına yol açıyor. Ramos’a nazaran algoritmalar, bir noktada insan zihninin nasıl çalıştığının anlaşılmasına yol açacak. Beşerler, bunun sonucunda da istenildiği üzere manipüle edilebilecekler. UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay’ın geçtiğimiz ay yaptığı bir açıklamaya nazaran ise yapay zekâ dayanaklı nöroteknolojik gelişmeler, birçok sıhhat problemini çözmeye yardım edebilir. Ancak insan onuru, niyet özgürlüğü ve mahremiyet, yapay zekâ nedeniyle tehdit altında.

Beyin implantı nedeniyle hayatları daha da makûs olan beşerler var!

Beyin implantları etkileyici görünse de bu teknolojiler yüzünden hayatları kararan beşerler da var. Hatta UNESCO, daha birkaç gün evvel bununla ilgili bir makale yayınladı. O makalede, beynine implant yerleştirilen epilepsi hastası Hannah Galvin ile bir röportaj gerçekleştirildi. Röportajda çarpıcı tabirler kullanılıyordu. Günde 100 civarı epilepsi nöbeti geçiren Hannah Galvin’in açıklamasına nazaran beynine yerleştirilen aygıt, her şeyin daha berbata gitmesine neden oldu.

Beyin implantı ile ilgili olarak “Kafamın içinde biri varmış üzere hissettim ve bu ben değildim. Giderek daha fazla depresyona girdim. Bundan hiç hoşlanmadım.” sözlerini kullanan Galvin, sürecin sonunda implantın çıkarılmasına yönelik karar aldı. Düşünün günde 100 defa nöbet geçiren bir hasta, beynine takılan bir çip ile bu durumdan kurtulmaya çalışırken, çok daha makûs bir noktaya geldi. Beynine çip takılan insanların sayısı arttıkça, bu teknolojiler ile ilgili tartışmalar da yaygınlaşacak üzere görünüyor.